Sülüs Besmele

Hafız Mehmet Vehbi Efendi, 1881´de İstanbul´da doğdu, Pertevniyal Valide Sultan Kütüphanesi hafızı Hattat Osman Nuri Efendi´nin oğludur. Babasından sülüs, nesih; Sami ve Hulusi Efendi´den Talik öğrendi ve icazet aldı. 1953´de vefat etti.

Talik Kıta

Sadi Belger (1916-1976), 1962 “Gönlüme hiç senden özge nesne lâyık görmedim, Merhaba aklım ukûlüm cism ü canım merhaba”

Celi Talik Hat Levhası

Sadi Belger (1916-1976) ketebeli, tezhib; Meral Ilgaz ve 1974 tarihli, Fuzûlî’ye ait olan “Kârbân-ı râh-ı tecridiz / hatar havfın çekip / Gâh Mecnûn gâh ben / devr ile növbet bekleriz (Yalnızlık yolunda giden kervanız, baskın korkusuyla / Kâh Mecnun kâh ben sırayla nöbet tutarız)” yazılı levha

Sülüs – Nesih Levha

Şeyh Hamdullah

Buhara’dan Amasya’ya göç etmiş Sarıkadızâdeler ailesinden, Sühreverdiyye şeyhi Mustafa Dede’nin oğlu olarak Eslem Hatun Mahallesi’nde doğdu. Veladet tarihi hakkında H. 830 ile 840 yıllarına uzanan tarihler ileri sürülürse de, kesin bir bilgi yoktur. Hatib Kasım Efendi’den dinî ve edebî ilimleri, Hayreddin Mar‘aşî’den de aklâm-ı sitteyi meşkederek icâzet aldı. Ayrıca babasından tekmil-i sülûk ile Halvetiyye ve Zeyniyye’den hilâfet aldı.
Amasya’ya sancakbeyi tayin edilen Şehzade Bayezid’in muhabbetini kazandı. Kendisine yazıdan icâzet verdiği şehzadenin arzusuyla bazı kitablar istinsah etti. Şehzade Bayezid’in cülusundan sonra ailesiyle birlikte İstanbul’a giden Şeyh Hamdullah, saray kâtiblerinin ve müstahdeminin hüsn-i hat talimine memur edildi. Ayrıca mushaf-ı şerif yazması için Harem Dairesi civarında ve Edirne Sarayı’nda bir meşkhâne, arpalık olarak da Üsküdar’da iki köy tahsis edildiği gibi, bir köyün geliri de mührezenlerine verildi. H. 927/M. 1520 senesinde Kanûnî Sultan Süleyman’ın cülusundan birkaç ay sonra vefat etti

Celî Sülüs Ayet

Celî Sülüs Ayet

Sami Efendi’den naklen Hilmi Karasakal, “Cennâti Adnin müfettahaten lehümü’l-ebvâb [Onlara kapıları kendilerine ardına kadar açılacak Adn cennetleri vardır]”, h. 1328 tarihli

Aksaray ile ilgili hicri 1242 tarihli berat

Konya Aksaray ile ilgili hicri 1242 tarihli berat

Tuğra (el çekme) Mahmud Han bin Abdulhamid (II. Mahmud)
 
Beratın düzenlenme sebebi: Vefat dolayısıyla yeni mütevelli tayini.
 
Aksaray Kazâsıʹnda vâki’ merhum Şeyh Muhyiddin ibn-i Şeyh Cemaleddin Vakfı
 
es-Seyyid Süleyman bin es-Seyyid İbrahim bilâ-veled fevt olub
 
es-Seyyid Hasan Şükrü ve es-Seyyid Cemaleddin ibni es-Seyyid İbrahim nâm karındaşlar
 
(Hicri)     7 Safer 1242
(Miladi) 10 Eylül 1826

Aksaray ile ilgili hicri 1333 tarihli berat

Konya Aksaray ile ilgili hicri 1333 tarihli berat

Tuğra: Mehmed Han bin Abdulmecid (V. Mehmed Reşad)
 
Beratın düzenlenme sebebi: Vefat dolayısıyla yeni mütevelli tayini.
 
Konyaʹnın Aksaray Kazasıʹna tâbi’ Meke nahiyesinin Kiruli/Girüli karyesinde kâʼin Muhsin Çelebi nam-ı diğer Çelebi Bey bin Paşa Bey Vakfı
 
Hace Ümmühani ile hemşiresi İsmihan hanımların vefatları vukûʻuyla
 
Hace Ümmihani’nin oğulları Hacı Abdullah ve Şeyh İsmail ile İsmihan’ın hemşirezadesi İbrahim
 
(Hicri)     7 Cemaziyelevvel sene 1333
(Miladi) 23 Mart 1915

Sülüs Ayet el Kürsi

Hatt: Süleyman Berk, h,1423, Tezhib: Emel Sönmez Türkmen

1964 Bursa / İnegöl doğumludur. İlk, orta ve lise tahsilini İstanbul῾da tamamladı. 1988 yılında Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi῾nden mezun oldu. Bir süre, Diyanet İşleri Başkanlığı῾nda İlçe Müftüsü olarak, 1994 – 2000 yılları arasında ise asistan olarak görev yaptı. Ekim 2010῾a kadar İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları (İSMEK)῾nda Teknik Rehber ve Zümre Başkanı olarak çalıştı. 13 Mayıs 2012 tarihine kadar Zeytinburnu Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezi῾nde Eğitim Danışmanı olarak görev yapmıştır. Halen, Yalova Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi῾nde Öğretim Üyesi olarak görev yapmaktadır.

1979 yılında merhum hattat Yusuf Ergün (Erzincânî)῾den sülüs-nesih meşkine başladı. Fakülte yıllarında Hattat Prof. Dr. Muhittin Serin῾den Rik῾a meşk etti. 1983- 1988 yıllar arası Bâyezid Camii imamı İsmail Biçer hocadan Tashîh-i hurûf dersleri aldı. Ayrıca farklı hocalardan, klasik usulle hadis ve fıkıh dersleri okudu. 1999 yılında Prof. Dr. Muhittin Serin danışmanlığında ‴Hattat Mustafa Râkım῾da Celi Sülüs ve Tuğra Estetiği‴ isimli doktora tezini tamamladı.

2003 yılında ‴Hattat Mustafa Râkım Efendi‴ isimli eseri yayımlandı. 2004 yılında, editörlüğünü yaptığı ‴Eyüplü Hattatlar‴ Eyüp Belediyesi yayınlarından, 2006 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi yayınları arasından ise ‴Hat San῾atı‴ isimli eseri neşredildi. Zeytinburnu Belediyesi yayınları arasından iki cilt ‴Zamanı Aşan Taşlar‴  adlı eseri yayımlandı. Yayına hazırladığı, ‴Hattat Necmeddin Okyay‴ isimli eseri İstanbul Büyükşehir Belediyesi 2011 yılında neşretti.

 

Sülüs Ayet

Doğan Çilingir (1949-2006), İsra Suresi 81 “De ki: Hak geldl batıl zail oldu” h.1417

Ankara῾da 1949 yılında dünyaya gelen Doğan Çilingir, 1970 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi῾nden mezun oldu. Öğretmenlikten emekli olan ve 5 Nisan 1991 tarihinde hat çalışmalarına başlayan çilingir, hattat Adem Sakal῾dan Sülüs ‴Rabbi yessir‴ meşkiyle sanata başladı. Sülüs ve nesih meşklerine Adem Sakal῾ın da hocası olan Fuat Başar῾la devam eden ve meşkleri içine sinmediği için 3 kere baştan sona kadar tekrar yazan çilingir, 6 sene sonra icazet aldı. Sanatçının meşklerini Mehmet Özçay da görmüş ve çalışmalardan memnun olduğunu belirtmiştir. Hattat Hamit Aytaç῾ın mezar naklinde meşk ve çalışmalarını hattat Hasan çelebi῾ye de gösteren çilingir, birçok üstattan teşvik edici iltifatlar aldı.

çalışmalarını daha çok Ankara῾da gerçekleştiren çilingir, Alanya῾da 1, Ankara῾da 3 kişisel sergi açtı. 7, 10. ve 12. Devlet Türk Süsleme Sanatları sergi ve kataloglarında eserleri yayınlanan, ayrıca IRCICA῾nın düzenlediği 5. Uluslararası Hüsn-ü Hat Yarışması῾nda Türkiye῾yi temsil eden tek Türk olarak dereceye giren ve ödül kazanan çilingir, 27 Hilye-i Şerif, çok sayıda sülüs-celi istif, sülüs, nesih ve talik eserlerinin yanında kolaylıkla cesaret edilemeyen bir kulvar olan ilk İslam yazısı; hakiki-yazma kûfî deryasına dalarak bu dalda da özgün eserler verdi. Bunlar arasında yer alan ve akademik bir çalışma mahiyetinde kabul edilen ‴Hakiki-Yazma Kufi Meşkleri‴nin, sahasında ilk olması hasebiyle dünyada bir eşinin daha bulunmadığı ifade edilmektedir. Hocası Fuat Başar῾ın, hattatlar arasındaki bir sohbette, Doğan çilingir῾e işaretle ‴Zamanımızda sahabeler devrindeki yazıyı bile yazan var‴ diyerek sanatçının yeteneğini anlattığı belirtilmektedir.

Tuğrakeş de olan GESAM üyesi hattat Doğan çilingir, Kültür ve Turizm Bakanlığı῾nın 16.02.2005 gün vs 17961 sayılı onayıyla illerde açılan Hüsn-i Hat kurslarında görevlendirilecek eğiticilerin yeterliliklerinin belirlenmesiyle yurt içi ve dışında sergilenecek eserlerin seçimi amacıyla oluşturulan Değerlendirme Komisyonu üyeliğine seçildi. Ankara Büyükşehir Belediyesi῾nin ve Kültür Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı Hizmet İçi Eğitim Dairesi῾nin açtıkları hat kurslarında 300῾den fazla öğrenciye Hüsn-ü Hat hocalığı yapan çilingir῾in öğrencilerinden 6῾sı icazet aldı.

30 Temmuz 2006῾da, 57 yaşında hayata veda eden Doğan çilingir, Türkiye῾nin son dönemde yetiştirdiği en önemli hat sanatçılarından biriydi.

Sülüs İstif

Ali Rüştü Oran (1925-1998), “Ya Hazreti Sıddık-ı Ekber Ebu Bekir İbn-i Ebu Kuhafe”

Ali Rüştü Oran 1925 senesinde Biga’nın Mecidiye Mahallesinde doğdu. İlk tahsilini burada tamamladıktan sonra ailece Bursa’ya göçtüler. Lise tahsilini Bursa’da tamamlayarak akabinde memuriyete başladı. Daha sonra görevi gereği İstanbul’a yerleşti. 1960 yılında tanıştığı Hamid Aytaç sayesinde hüsn-i hatta alaka duyup onun tavsiyesi ile tilmizlerinden Halim Özyazıcıdan sülüs ve nesih meşkine başladı. Nesih meşklerini tamamlayıp sülüsü de yarı etmişken, Halim Efendinin elim bir trafik kazasında vefatı ile dersleri yarım kalmıştır.Daha sonra eksikliklerini Hamid Aytaç’tan ikmal ederek icazet aldı. Meşgalesinden arta kalan zamanda yazı ile ilgilenen Ali Rüştü Oran, 1975 senesinde emekliliğe ayrılınca, bazı günler Fatih’teki İskender Paşa ve İsmail Ağa camilerinde hat dersleri vermeye başladı. 16 Şubat 1998 tarihinde vefat ederek Kazlıçeşme Mezarlığı’na defnedildi.

Sülüs Kıta

Ragıp Tuğtekin (1893-1980 ) h. 1392

Ne himmet kârgerdir ne taleb, ne hüsn-i isti’dâd
Sezâ-yı yâr olmağa da âdemde baht ister

[Ne bütün gücüyle gayret etmek, ne istekli olmak ve ne de kâbiliyet/ murâda kavuşmak için baht açık olacak baht!]

Sülüs Ayet

Yusuf Sezer (Hafız) Ketebeli, Hicri 1422 tarihli, Allahım maksadım senin rızanı kazanmaktır yazılı hat levha. 47×39 cm

Yusuf Sezer 15.07.1961 tarihinde Kastamonu ili, Devrekani ilçesi, Baltacak köyünde doğdu. İlk tahsilini köyünde Şenlikpazarı Nahiyesinde bitirdi. İlk tahsilden sonra bir sene içerisinde hafız oldu. 1981῾de İstanbul Gazi Osman Paşa İmam Hatip okulundan mezun oldu.

Hat sanatıyla meşguliyeti, önce abisinin kalemleriyle ilk heyecanını mürekkebe parmak batırıp, reçel zannedip ağzına götürüp tatmakla, diğer bir deyimle ‴mürekkep yalamakla‴ başladı. Nuruosmaniye Camii baş müezzini Hafız Recep Berk 1972῾de ilk hat dersini aldı. Bu dersler Recep Berk῾in vefatına yani 1978 yılına kadar devam etti.

Recep Berk 1977 yılında Üstad Hamit Aytaç῾tan ders alması için takdim etti. Sırasıyla sülüs, muhakkak, reyhani, icaze, tevkii ve tuğra çalışmaları derslerini takip etti. Nesih ve rikayı mütalaa yaparak çalıştı. 1980 yılında icazetini almaya hak kazandığı gün Hamid Aytaç hocadan helallik isteyince: ‴Evlat, Hat sanatına hizmet edersen hakkımı helâl ederim. Bırakırsan kıyamette 10 parmağım yakanda olduğu halde senden davacı olurum.‴ sözü ile vasiyet gereği hattat olarak çalışmalarını devam ettirmektedir.

Sülüs Nesih Levha

Ragıp Tuğtekin (1893-1980 ) “Ya galiben gayra mağlub – Ey mağlup olmayan Galip” Hat ve Ebrusu Ragıp Tuğtekin‘e ait eserin boyutu 32*24 cm‘dir.

Ragıp Tuğtekin Cerrahpaşa semtinde dünyaya geldi. Rüşdî tahsîli esnâsında mektebin resim hocası Şevket Bey(Dağ)’in teşvîki ile resme yöneldi. Karakalem ve yağlı boya resimler yaptığı bu dönemde, bir yandan da Tapu ve Kadastro şeflerinden Müfid Bey’den sülüs, nesih ve rık‘a meşkediyordu. Meşhur hattatların yazılarını taklit ederek, kısa zamanda mahâret kazandı.

Rüşdiyeyi bitirdikten sonra girdiği Sanayi’-i Nefîse Mektebi’nin resim bölümünden mezun oldu. Uzun yıllar Afyonkarahisar Muallim Mektebi’nde resim hocalığı yaptı. Daha sonra bazı nâhiyelerde maarif müdürlüklerinde bulunup bilâhare tekaüde sevkedildi. Bundan sonra bir müddet Güzel Sanatlar Akademisi’nde yazı hocalığı yaptı. Ragıp Tuğtekin aynı zamanda geleneksel Türkiye Gölge Tiyatrosu (Hacivat-Karagöz)’nun önemli temsilcilerinden biriydi.